Mrb iyi bayramlar bende yeniyim
hoşgeldin
Mrb iyi bayramlar bende yeniyim
hoşgeldin
Dostlar hepinize iyi bayramlar. Bayramınız gökkuşağı renginde geçsin...
“Ne diyeyim, dilerim ihtiyacı olan birine gidiyordur bizden çaldıkları umut!”
Geldiğimizde otlar yemyeşildi ve kuzeydeydi güneş
kömür deposu boşaldı işte mamak a sonbahar geldi
Güneş altında tutsaklar geçen sonbahara bakıyorlar
şirin mi şirin gecekondu evleri samsun asfaltında
otomobiller ne güzeldi yollarda olmak şimdi
Yaşamak şakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
bir sincap gibi mesela,
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
yani bütün işin gücün yaşamak olacak.
Yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.
Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
yaşamak yanı ağır bastığından.
Diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız,
yani, beyaz masadan,
bir daha kalkmamak ihtimali de var.
Duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini
biz yine de güleceğiz anlatılan Bektaşi fıkrasına,
hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden,
yahut da sabırsızlıkla bekleyeceğiz
en son ajans haberlerini.
Diyelim ki, dövüşülmeye değer bir şeyler için,
diyelim ki, cephedeyiz.
Daha orada ilk hücumda, daha o gün
yüzükoyun kapaklanıp ölmek de mümkün.
Tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu,
fakat yine de çıldırasıya merak edeceğiz
belki yıllarca sürecek olan savaşın sonunu.
Diyelim ki hapisteyiz,
yaşımız da elliye yakın,
daha da on sekiz sene olsun açılmasına demir kapının.
Yine de dışarıyla birlikte yaşayacağız,
insanları, hayvanları, kavgası ve rüzgarıyla
yani, duvarın ardındaki dışarıyla.
Yani, nasıl ve nerede olursak olalım
hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak...
Bu dünya soğuyacak,
yıldızların arasında bir yıldız,
hem de en ufacıklarından,
mavi kadifede bir yaldız zerresi yani,
yani bu koskocaman dünyamız.
Bu dünya soğuyacak günün birinde,
hatta bir buz yığını
yahut ölü bir bulut gibi de değil,
boş bir ceviz gibi yuvarlanacak
zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız.
Şimdiden çekilecek acısı bunun,
duyulacak mahzunluğu şimdiden.
Böylesine sevilecek bu dünya
"Yaşadım" diyebilmen için...
Nazım HİKMET
Gerçekten bunu yaşayabiliyorsan muhteşem. hep bir "ama" varsa kafanda ve bunları çözemiyorsan çok sıkıntılı bir durum.
Çok fazla umutlu değilim. Türkiye’deki bu feodal yapı, din baskısı, saçma sapan siyasi görüşler, uygulamalar, kültürel yozlaşma daha neler neler. Sayacak o kadrat çok şey var ki.
Ama mücadele etmek lazım. LGBTİ topluluklarını büyütmek, örgütlenmek lazım. Hiçbir hak kolay kazanılmıyor.
Yazılanları okuyorum da, galiba içinizdeki en şanslı kişi benim. Çok erken yaşlarda kendi ayaklarımın üzerinde durabildiğim aynı dönemlerde cinsel yönelimi tam keşfettiğim içi hiç kimseye açılmak gibi bir zorunluluk hissetmedim. Kendi hayatımı istediğim gibi yaşadım. 35 yıllık yaşamında da çok seçici dostluklar kurduğum içinde hiç zorlanmadım.
umarım herkes benim kadar şanslı olur. Eğer LGBTİ'li bir bireyseniz her şeyin güzeline layıksınız...
Sen kim oluyorsun da benim yaşadığım hayatı yargılıyorsun ? Kusursuz olmadığımı biliyorum -olmak için de yaşamıyorum- ama parmakla göstermeden önce... ellerinin temiz olduğuna emin ol !
Bob Marley
Sabah neşesi olsun
Bende bunu demek isteyecektim. Ama siz söylediniz. Teşekkür ederim.
Ben teşekkür ederim
Neden böyle bir tartışma konusu açtığınız anlamakta güçlük çekiyorum. Bunu tartışılacağı yer burası olamamalı.
Hepiniz kabul edersiz inanç mesesi oldukça hassas bir konu. Bu tartışacak kişilerin ortalama bir inanç bilincinden çok daha fazlasına ihtiyacı var.
En azından birkaç kutsal kitap okumak lazım. Bu konuda fikir ortaya koyanlara sormak isterim kaçınız Kuranı, İncili veya Tevrat’ı okudunuz? Semavi dinlerin dışındaki inançlara hiç girmiyorum bile.
İnsan küçük bir varlıktır. Tarih boyunca anlayamadığı, korktuğu ve desteğe ihtiyaç duydu her yerde kendine tanrı ve din icat etmiş bir canlı türüyüz.
Ateşten tutunda, bir dağda oturan hayali varlıklardan, taştan topraktan yapılmış heykellere, ruhani varlıklara kadar tarih boyunca o kadar çok şeyi tanrı yapmışız ki…
Nacizene tavsiyen bilime inanının… Ne kimsenin inancını sorgulayın nede kendi inancınızın sorgulamasına izin verdin.
Hoş buldum 💡
hoşgeldin