ATLAS teşekkür ederim öncelikle yanıtın için. Eleştirilecek bir yorum değil, gayet doğru yazdıkların. Yazıyı yazarken hiç iyi değildim. Ancak beni karamsarlığa sürükleyen bir kişinin yokluğu değil, yaşadığım hayal kırıklığıdır. Ve çok enterasandır ki bu hayal kırıklığı taze değil ama etkisi tazeliğini koruyor. Bu hayal kırıklığı, kendimi koruma içgüdüsü ile 'yine aynı şeyleri yaşayacağım' korkusu ile hiç kimse ile tanışmamaya itiyor beni. Kimseyi sevemiyor, boşver sevmeyi beğenemiyorum bile. Heyecan neydi unuttum, hatırlamıyorum. Birinin beni çıkarsız sevebileceğine dair bir inancım yok. Herkes herkessiz yaşayabilir ama bir umudunuz olmadan zorlanıyorsunuz. Gerçekten bir kadın bir kadını/bir erkek bir erkeği sever mi ? Hiç birlikte yaşlanan var mı? Yoksa bu yolda, hiç istemediğim halde, eni sonu bir erkekle mi evleneceğim?
20'li yaşlarımı ardımda bırakırken bu ara bunlar kurcalıyor kafamı.
Yorumunuz benim aksime pozitif ve tatlı ama teşekkür ediyorum