Hürü'nün Sokakları

  • 1993 kιşιydi… İzmir’in her zamanki mütevazi kιş aylarιndan biri; soğuk ve ιslak… Gökte dolunay yerde ayaz. Günün yorgunluğundan arta kalan son enerjimle İzmir gay tarihinin ilk bar’ι Çivi Bar’a doğru yola düşmüştüm. Burjuva semti Alsancak’ιn nadide Gül Sokağιnda gizlenmiş Çivi’ye gelince sizi ilk karşιlayan minicik penceresi olan demir bir kapι olurdu, zili çalardιnιz ve iri kιyιm bir Anadolu delikanlιsι pencereyi aralayιp kim olduğumuza bakar, eğer uygunsanιz gιcιrtι ile açιlan demir kapιdan içeri alιnιrdιnιz. Ben de zili çaldιm. Bakιldιm ve uygun bulundum. Kapι bu kez benim için gιcιrdadι. Hepi topu 20 kişi kadardιk gece başlarken. Çok aleni olamasa da bir gay bar’ιmιzιn oluşu inceden heyecanlandιrιyordu. İlerleyen zamanla birlikte yeni yüzler salιnmaya başladι pistte, Çivi’yi duyan geliyordu… Yeniydi ne de olsa; kimileri sadece eğlenmeye, kimisi dans eden eşcinselleri görmeye, kimisi de yalnιzlιklarιna bir gecelik ara vermek üzere partner seçmeye geliyordu. Tanιşmalar, kahkahalar, buzlu rakιlar, Efes Pilsen biralar ve histerik bakιşlar dolaşmaya başladι ortalιkta. Hemen hemen herkes kendini bu atmosfere kaptιrmιştι ki; birden kesildi müzik, ortalιk aydιnlandι. Yüzlerde şaşkιnlιk, kaygι, tedirginlik ve biraz da korku. — Herkes çιkarsιn kimlikleri! Böyle hoş bir gecenin olmazsa olmaz polis baskιnι… Aramalar başladι, kimlikler elde, titrek seslerle yanιtlanan sorular. — Nerede oturuyorsun, ne iş yapιyorsun, başka yer bulamadιn mι eğlenecek? Rutin bir kimlik kontrolünde öte birşeydi bu durum. Özellikle rahatsιz edildiğimi hissettim, hatta oradaki tedirginlik bir çoğumuza geceyi bitirmemiz gerektiğini söyler gibiydi. Nitekim gecenin rengine kapιlιp makyaj yapmιş olanlar, kendine biraz özgürlük tanιyarak iddialι giyinmeyi tercih edenler aramιzdan ayιklanιyordu. Kesinlikle sιradιşι bir durumdu, sanιrιm güvenliğimizden sorumlu polis amcalarιmιz ek gelir peşindeydiler. Açιkça konuşabilecek bir durum olmadιğιndan başarι ile ima ediyorlardι niyetlerini. Her ne kadar aldιklarι eğitim bunu gerektirmese de işlerinde başarιlιydιlar… Ben bir yandan kimliğimi hazιrlarken diğer yandan da olup biteni anlamaya çalιşιyordum. Sιra bana geldiğinde sert bir ses duydum,


    — Hadi hadi…


    Sigaramι kültablasιna bιrakmaya zamanιm kalmadan uzattιm kimliğimi, ağzιmda tütmeye devam ediyordu kιsa Samsun’um ki; küüüüüüüüt! Sarsιldιm, çenemin yerinde olup olmadιğιnι kontrol ettim ilk olarak. Polis amcam silahιnιn kabzasιnι çenemde kütletmişti. — At lan o sigarayι, at lan ibne! Nasιl bir günah işlediğimi o an farkettim. Muhtemelen ilkokul mezunu ve çaresizlikten polisliği seçmiş bir amcam; üniformasιna belindeki demirbaş silahιna güvenerek bana haddimi bildirmişti. — Ne iş yapιyorsun sen lan? — Öğrenciyim, 9 Eylül Güzel Sanatlar Fakültesi. Ben, hem ibne hem de ağzιmda sigara ile karşιsιnda duran bir üniversite öğrencisi olarak cehennem mukavelemi imzalamιştιm. — Nerde oturuyorsun lan? — Konak, Doğum Hastanesi arkasιnda… Potansiyel suçlulara yapιldιğι gibi tepeden tιrnağa arandιm, temiz olmam canιnι sιktι, tatmin olmadι. — Görmeyeyim lan seni bir daha burada!… Anlaşιlan sιk sιk uğrayacaklardι, karιnlarι doyana dek. Barda uğultu ve fιsιldaşmalar arttι. Kimbilir kaç kişi bir daha burada görünmemek üzere uyarιlmιştι ama kesin olan şu ki, tüm yüzler asιlmιş, neşe yerini sinir ve gerginliğe bιrakmιştι. Arama ve taramalar nihayet sonlandι. Hemen hemen beş arkadaşιmιzι beraberinde götürdü üniformalι güvenlik amcalarιmιz. Anlaşιlan, ibnelere tahammülleri yoktu, hele aldιklarι maaşla ay sonunu bir türlü getiremiyorlarsa ibneler ahlakιn çöküşü demekti onlar için. Üç beş kuruş ceplerine girene dek bu ahlaksιzlιğι canlarι pahasιna engelleyeceklerdi. Barιn işletmecisi, gerekenin yapιldιğιnι, bir sorun kalmadιğιnι söyledi. Eh, biz de içeceklerimizin fiyatlarιna polislerimizin harçlιklarιnι da ilave edecektik. Eğlencemiz pahalιya da gelse içimiz rahat, güven ve huzur içerisinde dansa devam… Işιklar eski hoş haline geri döndü, müzik yükseldi. Pist boş… Ben çenemin sιzlamasιndan sιkkιn yeni bir sigara yaktιm, koltuğuma yaslandιm. İzel–Çelik–Ercan grubundan ayrιlan Çelik, ilk kez solo albüm çιkarmιştι. Kulağιm müzikte, gözüm sigaramιn ateşinde mιrιldanmaya başladιm.


    — Ateşteyim, ateşte, ateşte…


    Geschrieben am Montag, 04.November 2003 @ 23:14:10 von Lola @ Delidivane






Şimdi katılın!

Henüz bir hesabınız yok mu? Şimdi kayıt olup topluluğumuzun bir parçası olun!